Sağlık Çalışanlarının Mağdur Edilmesine Göz Yummayacağız

 

Hükümetin üzerinde önemle durduğu Sağlıkta dönüşüm programı; ilk ve en önemli adım olarak 2004 yılında performansa dayalı döner sermaye ek ödemesi sistemi ile başlamıştır.

209 sayılı Kanun ile; döner sermaye ek ödemesinin tavan oranları, yönetmelik ile de unvanlara göre katsayılar belirlenmiştir.209 sayılı Kanun ile Döner Sermaye Gelirlerinden Personele bir ayda yapılacak Ek Ödemenin tutarı, ilgili personelin bir ayda alacağı aylık (ek gösterge dâhil), yan ödeme ve her türlü tazminat (makam, temsil ve görev tazminatı hariç) toplamının; Klinik Şefleri için yüzde 800’ünü, Uzman Tabip için yüzde 700’ünü, Pratisyen Tabip için yüzde 500’ünü, Tabip dışı personel için yüzde 150 sini geçemez hükmü getirilmiştir.

Birinci basamak sağlık kuruluşlarında hasta potansiyeli v.b nedenlerle döner sermaye gelirlerinin düşük olması nedeniyle başta köy, belde, ilçe sağlık ocakları ve Aile hekimlerine geçilen yerlerde toplum sağlığı merkezlerinde görev yapan tabip dışı personel çok cüzi miktarlarda döner sermaye alır duruma gelmiştir.

Sağlık Bakanlığının 2007 yılı verilerine göre birinci basamak sağlık kuruluşların görev yapan hizmetli kadrosundaki bir kişi ortalama 230 YTL, Genel İdari Hizmetler Sınıfında bir memur 300 YTL, Hemşire, Ebe, Sağlık Memuru gibi sağlık personeli ortalama 335 YTL ek ödeme almışlardır. Yeni Ek Ödeme Kararnamesinde diğer kurumlarda görev yapan memurlar için açıklanan rakamlara bakıldığında Sağlık Bakanlığı ve Üniversite Hastanelerinde görev yapan tabip dışı personelin önemli bir kısmının başka kurumlarda görev yapan emsallerinden daha düşük ücret aldığı gerçeği ortaya çıkmaktadır. Yeni ek ödeme kararnamesinde belirlenen miktarlar diğer kurumlardaki çalışanlara her ay ve her şartta düzenli bir şekilde ödenirken döner sermaye ek ödemelerinde fiili katkı esas alındığından yıllık izin, hastalık izni, şua izni vb. durumlarda ödenmemekte, kurum gelirleri esas alındığından ödemeler bazen aylarca gecikmektedir. Kısaca tabip dışı sağlık çalışanları ek ödemeye muhtaç hale gelmişlerdir. Bu ayıp bir an önce düzeltilmelidir.

İnsan hayatı açısında birinci derecede önemli olan sağlık hizmetinin vatandaşlarımıza etkin ve verimli bir şekilde sunulması için çalışan personel bir yandan olumsuz çalışma koşulları ile boğuşurken diğer yandan ekonomik açıdan ayrı bir mücadele vermektedir. Kamuoyunun yakıdan takip ettiği gibi birçok arkadaşımız iş riski çok yüksek olması nedeni ile bulaşıcı hastalıklara yakalanmakta, bu arkadaşlarımızın bir kısmı hayatını kaybederken bir kısmı da ömür boyu sıkıntı çektikleri hastalıklarla boğuşmaktadır.

Personelin teşvik edilmesi ve verimliğin arttırılması amacı ile uygulamaya konulan performansa dayalı ek ödeme sisteminde tabip dışı personelin ek ödeme tavan oranlarının yüzde 150 ile sınırlandırılması teşvik yerine bir cezalandırma şekline dönüşmüştür.

Tüm çalışanların emeği ile  elde edilen döner sermaye gelirleri sağlık hizmetinin bir ekip hizmeti  olduğu gerçeği dikkate alınarak tüm çalışanlara adil dağıtımı sağlanmalıdır .

Bu amaçla döner sermaye ek ödemesinde tabip dışı personel için kadro – unvan katsayıları yükseltilerek tavan oranları bir an evvel %250’ye çıkarılmalı ve tüm personel ek ödeme kararnamesi miktarlarından faydalandırılmalıdır.Performansa dayalı döner sermaye gelirleri de ayrıca verilmelidir.

Tabip dışı personelin tavan oranlarının yükseltilmesi noktasında Maliye Bakanlığının direnç göstermesine bir anlam vermek mümkün değildir. Bu ödemeler kurumun Döner Sermeye gelirlerinden yapıldığı için Genel Bütçeye hiçbir ek yük getirmemektedir.

Genel Merkezimiz, tabip dışı personelin kadro-unvan katsayısının yükseltilmesi için Sağlık Bakanlığı nezdinde, döner sermaye tavan oranlarının yükseltilmesi için ise Sağlık Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Başbakanlık nezdinde girişimlerine hız verirken bir yandan tüm şubelerimiz aracılığı ile basın açıklamaları, imza kampanyaları ve gerekirse toplu eylemler dâhil her türlü demokratik hakkını kullanacaktır.

 

 

  • PAYLAŞ :